Ygs Felsefe Ahlak Felsefesi Alıştırmaları 2

Kant’a göre bir eylemin doğruluğu veya yanlışlığı, bu eylemin kendisinden ötürü yapıldığı niyete bağlıdır. İyi eylem, iyi niyete dayanan eylemdir. Buna karşılık Epikuros, bir eylemin doğruluk veya yanlışlığını yalnızca bu eylemin getirdiği sonuçlarla ölçmektedir. Haz verici bir sonucu olan bir eylem iyi, acı verici bir eylem ise kötüdür. Bu parçada sözü edilen durum, felsefenin öncelikle hangi özelliğine bir örnektir?  

Faydacı ahlak anlayışına göre yapılması gereken şey, kendi dışımızdaki diğer insanları da düşünerek herkesin yararını gözeten ortak bir haz verici iyinin bulunmasına çalışmaktır. En çok sayıda insana en fazla haz verici olan bir eylem doğru eylemdir. Buna göre, bir eylemin iyi olup olmaması neye bağlıdır?      

Nietzsche’ye göre, iyi ile kötü göreceli kavramlardır. Bu yüzden özgür ve yaratıcı kişiler haksız yere "ahlaksız" olarak görülür. Nietzsche'ye göre üstün insan, çağında ve çevresinde geçerli olan ahlakın gözlüğünü kullanmaz, iyinin ve kötünün ötesine geçer. Aksi halde sürü için geçerli olan iyiyi üst insana benimsetmek onu hiçleştirmekle aynı anlama gelir. Bu görüşüyle Nietzsche ahlak felsefesinde aşağıdaki akımlardan hangisinin içinde yer alır?  

Demokritos, "doğru bir yaşayışın dayanakları nedir?" sorusunu atom öğretisine dayanarak açıklamaya çalışır. Duygular ile istekler de ateş atomlarının hareketleridir. Bu hareketler durgun ve ölçülü iseler insanı mutlu yaparlar, çok kızışık iseler mutsuzluk yaratırlar. Onun için mutluluk, ruhun dinginliğidir. Mutluluğa erişmek isteyen, yararına olanla olmayanı ayırt etmeyi bilmelidir. Bunun ölçüsünü de insan, haz ve acı duygularında bulabilir. Yalnız insan, göreli olarak iyi olanla, mutlak olarak iyi olanı ayırmayı da bilmelidir. Göreli olarak iyi olanlar; maddi-duyusal sevinçler, güzellik, şeref ve zenginlik gibi şeylerdir. Mutlak iyi olmak ise ruhun iyi bir durumda bulunmasıdır. Demokritos'un ahlak anlayışı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?  

Hume ve Mili gibi düşünürler tarafından ileri sürülen faydacı ahlak anlayışında bir davranışın doğru veya yanlış olduğuna nesnel ölçütlerle karar verilir. Çok sayıda insana çok haz veren bir eylem ahlaksal bakımdan doğrudur. Çok sayıda insan kitlesinin hedeflenmesi demokratik zihniyeti yansıtmaktadır. Herkesin eşit kabul edilmesi Nietzsche tarafından tepki ile karşılanmış, Nietzsche bazı insanların diğer insanlardan daha üstün olduklarını, bu nedenle de üstün insanların mutluluğunun daha önemli olduğu savunmuştur. Buna göre, faydacı ahlak anlayışı ile ilgili aşağı-dakilerden hangisi söylenemez?  

Nasıl ki renk körlüğü bir insanın renkleri ayırdet-mesine engelse insanların farklı çevreleri, eğitim koşulları nesnel değerleri görmelerine engei olabilir. Farklı müzik geleneği içinde yetişmiş Doğulu bir insanın klasik batı müziğinden zevk almadığı, bu müziği değerli bulmadığı bir gerçektir. Ancak bu müziğin ürünlerini sık sık dinleme imkanı bulan birçok Doğulu'nun bir süre sonra ondan hoşlanmaya başladığı, onun değerinin farkına vardığı da bir başka gerçektir. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez?      

Kant’a göre, ahlâkın temelini mutluluk gibi kişiden kişiye, durumdan duruma göre değişen bir kavrama bağlamak yanlıştır. Ahlâkın temeli, herkes için aynı kalan, değişmeyen bir şey olmalıdır. Bu da iyiyi isteme ve ahlak yasasıdır. Asıl olan, insanın iyiyi istemesidir, iyi niyettir. Bunun gerçekleşip gerçekleşmemesi önemli değildir. Buna göre, Kant’ın ahlak öğretisinin temeli aşağıdakilerden hangisidir?  

- Ahlâk felsefesi, insan davranışlarının yöneldiği amacın ne olduğunu ve ne olması gerektiğini inceleyen felsefi disiplindir. - Ahlâk ise toplum tarafından benimsenip uygulanan yazısız değer ve kurallardır. Buna göre, aşağıdaki sorulardan hangisi ahlak felsefesinin alanına girmez?  

Kant der ki: “Öyle hareket et ki senin hareketlerinin yasası, aynı zamanda başka insanların hareketleri için de bir ilke ve yasa olsun.” İnsanların eğilimleri çoğu kez buna engel olur. Ama insan tutkularına hakim olup, ahlâklı hareket etmelidir. Ahlâklı eylemler amacını kendinde, kendisinin kayıtsız ve koşulsuzluğunda bulurlar. Buna göre, Kant’ın ahlâk felsefesiyle ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?  

Aşağıdakilerden hangisi ahlâk felsefesinin temel problemlerinden biri değildir?